Mardin’in Savur İlçesi’nde sekiz kardeşin yedincisi olarak dünyaya gelen, halen Kuzey Carolina Üniversitesi Biyokimya ve Biyofizik Bölümü Başkanlığı’nı sürdüren Prof. Aziz Sancar, yaklaşık bir milyon dolar harcayarak bir Türk Evi açtı. Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi’ne seçilen üçüncü Türk olan Aziz Sancar ve eşi Gwen Sancar tarafından kurulan AGS Foundation bünyesinde hizmet veren Türk Evi, doktora öğrencileri için yurt görevi de görecek. Türk Evi’nde kütüphane, konferans ve sinema salonları da bulunuyor.

 

1946 yılında Mardin’in Savur ilçesinde sekiz kardeşin yedincisi olarak dünyaya gelen, ilk ve ortaokulu Savur’da, liseyi Mardin’de okuyan Sancar, İstanbul Üniversitesinden Tıp Doktoru olarak mezun olduktan sonra iki sene Mardin’in köylerinde doktorluk yaptı. 2005 yılında dünyanın en prestijli kuruluşlarından Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi’ne seçilen Prof. Aziz Sancar, Türk Evi kurma fikrinin ABD’ye geldiği ilk yıllara dayandığını belirtiyor. Yıllar önce Texas Dallas’ta Amerikan üniversite dünyasına adım atan Aziz Sancar, karşılaştığı güçlükler karşısında ileride kendi birikimleriyle bir Türk Evi kurmaya ve ABD’ye gelen Türk öğrencilerin hayatını kolaylaştırmaya karar veriyor.

ABD’nin Kuzey Carolina eyaletinde açılan ve yaklaşık bir milyon dolara mal olan Türk Evi’nden doktora öğrencileri yararlanacak. Üç katlı bir binada açılan Türk Evi’nde öğrencilerin kalacağı mustakil daireler, kütüphane, konferans ve sinema salonlarının yanısıra Amerikalılara Türkçe kursları veren bir merkez de yer alıyor. Kuzey Carolina Üniversitesi kampusu içinde yer alan Türk Evi, ünlü bilim adamının kendisi gibi nitelikli bilim adamı yetiştirme hayallerine de hizmet edecek.

Sancar, Türk Evi'nin nasıl kurulduğunu, amaç ve faaliyetlerini şöyle anlattı:

"Uzun bir süredir hayal ettiğimiz fakat daha ileride gerçekleşme imkanının doğabileceğini düşündüğümüz bir projeydi. Son senelerde araştırma yaptığım konularda uluslararası takdirler almaya başladım. ABD Ulusal Bilimler Akademisi, Amerikan Sanat ve Bilimler Akademisi, Türk Bilimler Akademisi gibi… Geçen sene Vehbi Koç Vakfı tarafından yılın bilim adamı seçilerek, önemli bir ödüle layık görüldüm. Bu ödülün getirdiği finansal kaynağı kurduğumuz AGS Vakfı’na aktararak çok sonraları için düşündüğümüz projemize biran önce ilk adımı attırdık. Geçen gün Rahmi Koç Bey’den nazik bir mektup aldım. Koç Vakfındaki ekibi kendisine Türk Evinin resimlerini göstermiş, sağolsun kendisi hemen Gwen ve bana bir teşekkür mektubu iletti. Verdikleri ödüllerinin bu şekilde değerlendirilmesi Vakıf olarak onlara da iftihar vesilesi olmuş."

"Gençlerle ve çocuklarla birlikte çalışmaktan haz alıyorum. UNC Türk Öğrenci Birliğinin fakülte danışmanıyım ve laboratuarımda her sene Türkiye’den bir kaç gencimiz ile birlikte çalışırım. Bölgemizde yaşayan Türklerin çocuklarına laboratuvarımdaki öğrencilerimle birlikte misafir eder, ilham kaynağı olmaya çalışırız. Vakfımızın yönetim kurulunda ise doktorasını tamamlamış öğrencilerimden biri var. Bir başka gencimiz ise Web sitemizi olan http://agsfoundation.karolayna.com'u hazırlıyor, bir diğeri ise evin çimlerini kesiyor. Evin bakımını ise şimdilik tamamiyle imece usulü yapıyoruz. Amacına daha uygun hale getirmek üzere dostlarımız ile hafta sonları çalışarak elden geçiriyoruz. Geçen haftasonu, bir ekip çalışması halinde dış cephe bakımı yapıldı. Bütün kapıların kilitleri değiştirildi, mutfak ve tuvaletler temizlendi. Küçük çocuk ve ortaokul çağındaki gençler bile bir ucundan tutup yardım ettiler. Halı süpürdüler, lambaların değişmesine yardım ettiler, rafları sildiler, kutuları taşıdılar."

"Bildiğiniz gibi “Vakıflar” bizim Türk kültürümüzün önemli temsilcileridir. Vakıfların amacı kendi kendilerini finanse ederek, şahısların emeği ile nesiller boyu varlıklarını sürdürmektir. İşte, Türk Evinin de varlığının bizim yaşam süremizi aşarak, bu okul camiasının önemli bir parçası olarak devam etmesini arzuluyoruz. Bizlerden sonraki nesiller de, vakıf bünyesinde bu yuvayı devam ettirebilmeliler. Gwen ile böyle bir şey başlattık ama bu Türk Evi’nın esas sahipleri Türkiye’yi hep gönüllerinde taşıyacak olan genç nesiller. Diğer bir umudumuz da, bu tür girişimlerin başka Üniversite kampüslerinde de gerçekleşmesi ve daha nice Türk evleri görmek. Üniversite bünyesindeki Türk Evi, genç dimağlara Türkiye’yi tanıtma ve Türkiye hakkında doğru fikir sahibi olmalarına hizmet vermesi açısından da ayrıca çok önemli. Geçende Gwen günlük yürüyüşü sırasında kampüse futbol kampı için gelmiş ilk okul çağı çocuklara rastlamıs. Avrupa kupası nedeniyle, hepsinin üzerinde farklı ülkelerin formaları ile antreman yapıyorlarmıs. “Hani Türkiye forması ?” diye sorunca, çocuklardan biri “Turks are evil” diye cevap vermis. Daha 8-9 yaşlarında bir çocuk... "

Türk Evi Fotoğrafları: