Selçuklu Sarayı Kubadabad, Kaloriferle Isıtılıyormuş |
Sultanın odasında bol su akan çeşmeler belirlediklerini ifade eden kazı başkanı Prof. Dr. Rüçhan Arık, şu bilgileri de verdi: "Sarayın her bölümüne pişmiş topraktan yapılmış çok sağlam künkler döşenmiş. Ayrıca bir hazne keşfettik; bir çeşit kazan dairesi gibi. Orada ısıtılan su künkler aracılığıyla özel odaya getiriliyor, oradan da sarayın diğer kısımlarına sıcak su taşınıyordu. Günümüzdeki kalorifer sistemine benzeyen bir çeşit ısıtma sistemi kullanılmış." Yapılan kazılarda küçük köşkler, depo ve aynı döneme ait bir de şantiye ortaya çıkarıldı. Sarayın inşasında kullanılan çinilerin, tuğlaların, cam malzeme ve madeni eşyaların bu şantiyede yapıldığı düşünülüyor. Sarayın şantiyesinde üst üste sıralanmış halde 500 adet çini depolanmış halde bulundu.
Karatay Müzesi'ne teslim edilen çinilerin üzerinde Arapça harflerle hükümdarların lakapları olan 'Es Sultan', 'El Muazzam', 'El Galib' gibi yazılar yer alıyor. Kubadabad'ın sadece bir Selçuk sarayı değil, aynı zamanda bir Selçuklu şehri olduğuna işaret eden Arık, Alaeddin Keykubat'ın buraya bir vali atadığını aktarıyor. Gölyaka Belediye Başkanı Rıza Namlı, sarayın korunması için yeterli ödenek ayrılmadığı görüşünde. Kalıntıların korunması için 2 milyon YTL'lik bir proje hazırladıklarını aktaran Namlı, 5 ay önce projeyi Kültür ve Turizm Bakanlığı'na göndererek, 'uzay çatısı' talebinde bulunmuş. http://www.archnet.org/library/sites/one-site.jsp?site_id=8211 |