Vecihi Hürkuş, havacılık tarihimizin öncüsü |
Uçak makinisti, savaş pilotu, Kurtuluş Savaşı’nın TBMM tarafından üç takdirnameyle taçlandırılmış İstiklal Madalyalı kahramanı, İlk Türk askeri ve sivil uçak tasarımcısı, üreticisi, Türkiye’nin baş tayyarecisi, Hava ve Deniz Tayyare Mektebi öğretmeni, ilk sivil tayyare mektebi, ilk sivil tayyare fabrikası kurucusu, Türk Tayyare Cemiyeti, Türk Kuşu, Kanatlılar Birliği’ne cansuyu veren, tayyare makine mühendisi, ilk sivil havayolu şirketimiz Hürkuş’un kurucusu, 102 farklı uçakla 30 bin uçuş saatini aşmış bir tayyareci olarak Vecihi Hürkuş; ulusal havacılıktaki mümtaz yerinden bizi izlemektedir. Vecihi Hürkuş’u iyi bilenler de, ilk defa duyup hayrete düşenler de hep birilerinin bir şeyler yapması gerektiğine yürekten inanır. Yalnız Vecihi Bey için mi? Hayır. Fesa Bey, Fazıl Bey, Fethi Bey, Sadık Bey, Nuri Bey gibi değerlerimiz için de bunu kuvvetle arzu ederler. Elbette bir şeyler yapmak lazım. Hatta bir şeyler değil çok şeyler yapmak lazım. Birilerinin bir şeyler yapması lazımsa eğer; ilk soruyu sormak zamanıdır. Kim yapacak? Biz Vecihi Hürkuş dostları kabul ettik kendimizi, çalışmaya başladık. Merak edenlerin bir kısmı sordular: “Vecihi Bey’in nesi oluyorsunuz? Akrabası, mısınız?” Her birimiz şöyle cevaplandırdık: “Vecihi Bey benim dedem değil ama ben, onun torunuyum. Sizin gibi” Türk havacılık tarihinde üstün yeri olan Vecihi Hürkuş’un düşünceleri, idealleri ve eserlerinin topluma gereği gibi ve sürekli ulaşabilmesi için Türkiye’de, İstanbul’da, Kadıköy’de Tayyareci Vecihi Hürkuş Müzesi olması gerektiğini düşündük. Vecihi Bey’in ilk Türk Sivil Havayolu Şirketi Hürkuş Havayolları’nın kuruluş yıldönümü olan 29 Kasım 2007’de; eserlerini, ideallerini tanıtmak, havacılığa ilgiyi, sevgiyi etkinleştirilmek, kişi, kurum ve kuruluşlarla bilgi, belge ve dokümanları araştırmak, arşiv oluşturmak, sergilemek, toplumla paylaşmak, yaşatmak amacıyla Tayyareci Vecihi Hürkuş Müzesi Derneği’ni kurduk. Koşulları oluşunca vakıf ve vakıf tarafından kurulacak ve yaşatılacak Müze için ilk adımları attık. 2008 yılında 28 Ocak günü Vecihi Bey’in planını, imalini ve uçuşunu yaptığı Vecihi K-6 için CKM’de özel bir sergi programı gerçekleştirdik. 6–8 Mart günlerinde de Ankara’da TUSAŞ / TAI ile ODTÜ Havacılık ve Uzay Mühendisliği bölümünde sergi ve konferans düzenlendik. ![]() Vecihi Bey tarafından 1932 yılında Kalamış’ta ilk sivil tayyare okulu “VSTM” (Vecihi Sivil Tayyare Mektebi) ve ilk uçak fabrikasının kuruluşunu, 26 Nisan Türkiye Pilotlar Günü’nde başlayıp 7 Mayıs’ta sona eren etkinliklerle Tepe Nautilus’da tanıtmaya, hatırlatmaya çalıştık. Sergide Vecihi Bey’in kızları Gönül Hürkuş Şarman, Sevim Hürkuş Maxson ve torunu Davut, yıllar sonra buluştu. Yüzlerce Vecihi Hürkuş dostu ile kucaklaştık. Pek çok dost, Vecihi Hürkuş’u neden tanımadığını, öğrenmediğini ve öğretilmediğini sorgulamaya başladı. * * * İlk askeri uçağını sonunda uçurmuştur. Ertesi sabah, izinsiz uçtuğu için 10 gün hapis ve yarım maaşının kesilmesi cezasına çarptırılmıştır. İlk sivil uçağı ile uçarak sertifika almak üzere Ankara’ya gitmiş, yeterli ve yetkili eleman olmadığından sertifika almak için uçağını sökerek trenle Çekoslovakya’ya götürmek, sertifikaları oradan almak zorunda kalmıştır. Vecihi Hürkuş, Almanya’da Tayyare Makine Mühendisliği diplomasını almış, Bakanlık diplomayı kabul etmediğinden, Şurayı Devlet’e (Danıştay’a) dava açarak kazanmıştır. Vecihi Bey’in hayatı, ilkeli kararlar ve azimli çalışmanın, doğru bildiğinden şaşmadan ilerleyişin güzel ve anlamlı örnekleriyle doludur. İstiklal Savaşı sonrasında Türk Tayyare Cemiyeti (Türk Hava Kurumu) başkanının refakatinde siyasi pasaportla Avrupa’ya giden heyette Başpilot Vecihi Bey de vardır. Vecihi Bey, İtalya, Almanya, Fransa ve İngiltere’de uçak sanayi kuruluşları ve tesislerde incelemeler yapıldıktan sonra, içindeki inancın kuvvetlendiğini ve ulusu adına başarma arzusunun şaha kalktığını görür. “Biz bunlardan çok daha iyisini yaparız. Havacılıkta Ulusal sanayimizi kurmadıkça başarılı olmak imkânsızdır” der. Ve daha önce planlarını yaptığı uçaklara bir yenisini ekler. Çizimler tamamlanmıştır. İmkânsızlıkları aşar ilk askeri uçağı Vecihi K-6’yı imal eder ve uçurur. Vecihi Bey’in her yeni projesi bir büyük atılım bir büyük hamledir. Bilge bir satranç öğretmeninin hamleleridir. Büyük vaatleri elinin tersi ile itmiş, ülkesini terk etmemiş, anlaşılmasa da anlamak istemeseler de hamleleri ile önder olmuştur. Kadıköy Kalamış’ta kurulan ilk sivil tayyare mektebini mi? İlk sivil hava ve deniz uçak fabrikasını mı? İlk sivil havayolu şirketini mi örnek verelim? Çocuklar ve gençler için de elinden geleni esirgememiştir. Vecihi Sivil Tayyare Mektebi “özel” bir özel okuldur. Öğrencilerin büyük kısmının özel okul taksitlerini ödemesi mümkün değildir. Vecihi Bey öğrencilerin, öğleden sonra okulun, marangozhane, demir atölyesi ve motor bölümlerinde çalışmasını sağlar. İşçilik ücretleri ile okul ücretleri ödenmektedir. Bugün halen İstanbul’da, çocukluklarında Bostancı’da oyun oynarken Vecihi Bey’in uçağıyla bir arsaya indiğini, çocukları iki grup halinde uçağına alıp İstanbul ve Marmara üzerinde uçurduğunu anlatan tanıklar var. İlk uçuşlarını yapan Gülen Hanım, Haluk Bey aramızda. Türkiye turunda indiği şehir kasaba ve köylerde, işçileri, köylüleri uçurmuştur. Anadolu’da “Vecihi” ismi konan çocukların bir kısmı, isimlerinin nereden geldiğini biliyor. Vecihi Bey’i engellemeye çalışanlar, bütün olumsuzluklardan sorumlu olduğu bilinen ya da düşünülenler ise bugün yok. İsimleri bile önemli değil, bilinmiyorlar. Oysa Vecihi Bey, başı yine dik, göğsü gururla kabarık, keskin bakışları yine ufuklarda ideallerini işaret ediyor. Gençlere “Siz daha iyisini, mükemmelini yapabilirsiniz” diyor. Vecihi Bey bir Kadıköylü, Vecihi Bey’in büyük kızı Gönül Hürkuş Şarman Kadıköylü, Kadıköy’de yaşıyor. Kadıköylüler için, bizim için ne güzel bir mutluluk... http://www.gazetekadikoy.com/dergi08/haziran/08.asp |